Post by Jenna Unscripted on Nov 26, 2010 5:41:52 GMT 3
Gercek Isim: Azra
Rp Deneyimi: 4-5 sene
Istenen Irk: Akavio. Kurguma çok uyumlu. Sakar bir kýzým ve yeteneðimi tam kontrol edemiyor olacaðým. Eþyalarý hareket ettirirken bir çok kiþiyi yaralamak ve bu tarz þeyler üzerine tasarladýðým kurgularým var.
Ornek Rp:
Delores, arabasýný park edip aceleyle La Placita’ya doðru seðirtti. Ýskelet þeklindeki plastik bayraklar baþýnýn üzerinde uçuþuyorlardý. Yukarýdan büyük bir pinata kuklasý sallanýyordu. Az sonra insanlar uzun sopalarla vurarak kuklayý kýracaklar ve içindeki þekerlemelerin sokaða dökülmesini saðlayacaklardý. Delores kukla gösterisini bekleyen kalabalýðý taradýktan sonra Olvera Caddesi’ne bakmaya gitti. Cadde trafiðe kapatýlmýþ, tezgâhlarda satýlan renkli seramikler ve kâðýt çiçeklerle Meksika’daki Pazaryerlerine dönmüþtü. Delores, Jasper’ý göremedi ama ablasý Judith’e rastladý. Arkasýna dönen Judith bir tezgâhýn üzerinde kendisine bakan kafatasý þeklindeki þekerlemeleri görünce o tarafa yöneldi. Tezgâhýn sahibinin baþka bir yöne bakmasýndan faydalanarak iki þekeri cebine indirdi, birini de aðzýna attý. Þeker aðzýnda daðýldý. Tezgâhýn sahibi durumu fark etmese de baþka bir çift göz bu hýrsýzlýðý kaçýrmamýþtý. Kendi tezgâhýna bir kâse baharat kokulu sos yerleþtirmekte olan yaþlý bir kadýn Delores’e bakýp ayýplayan bir ifadeyle baþýný salladý. Kadýnýn tezgâhýnda turuncu renkli çiçekler, beyaz mumlar ve bu dünyadan göçmüþ akrabalarýnýn soluk renkli fotoðraflarý vardý. Delores sevdikleri insanlarýn ruhlarýnýn gelip kendilerini ziyaret etmesini bekleyen insanlarý severdi. Kimi insanlarýn bundan ölesiye korkmalarýný ise anlayamazdý. Yaþlý kadýnýn tezgahýnýn üzerinde bir de yazý vardý: ÖLÜM KAÇINILMAZDIR. KORKMAMALI, SAYGI DUYMALIYIZ.
Delores yumuþak bir sesle, “Herkes için deðil.” dedi. Kadýn genç kýza baktý. “Herkes için olmayan ne?” diye sordu merakla. Delores gülümseyerek cevap verdi; “Ölüm.”
Kadýn baþýmdan git dercesine elini salladý. Delores gibi bir hýrsýz ve yalancýya harcayacak vakti yoktu. Delores’in yaptýðý diðer iþleri bilseydi kadýn ne tepki gösterirdi acaba? Sonra yaþlý kadýnýn gözleri birden açýldý, sanki Delores’in düþüncelerini hissetmiþti.
Delores oradan ayrýlýp La Luz del Dia Restoraný’na girdi. Ýçeride sýra bekleyenleri geçip ön tarafta durdu. Sýranýn baþýndaki adam Delores’e dik dik bakýp, “Sýra bende.” dedi. Delores adamýn zihnine girip sýranýn kendisinde olduðunu düþünmesini saðladý. Adam kafasý karýþmýþ bir þekilde birkaç adým geri çekilip yerini Delores’e býraktý. Delores sipariþ alan kadýnýn da zihnine girip ne istediðini söyledi.
“Bir sandviç, deðil mi?” Kadýn, genç kýzýn eline kâðýt bir tabak tutuþturup bembeyaz diþleri ortaya çýkacak þekilde gülümsedi.
“Evet, ödemeyi yaptým.” Delores yine yalan söylemiþti ama kasadaki kadýnýn da zihnine girdiði için kadýn baþýný sallayarak onay verdi. Delores elinde yemeðiyle dýþarý çýkarken insanlarý kendi isteði doðrultusunda idare etmenin ne kadar kolay olduðunu düþündü. Ýyi insanlar diðer insanlara güvendikleri için onlarý kontrol etmek çocuk oyuncaðýydý. Dýþarýdaki masalardan birine oturup elindeki sandviçi ýsýrdý. Soðuk yiyeceðin içinden bir sos sýzarak çenesine doðru aktý. Gözleri kalabalýðýn arasýnda Jasper’i ararken elindeki peçeteyle çenesini sildi. Jasper’i göremedi ama kalabalýðýn arasýnda Jasper’in arkadaþý Kevin’i fark etti. Ýlk baþta oðlaný tanýyamamýþtý çünkü genç oðlan festival için yüzünü beyaza, gözlerinin etrafýný siyaha boyamýþ; dudaklarýnýn üzerine siyah diþler çizerek kendini iskelete benzetmiþti. Küçük bir kýzýn yüzünü boyuyordu ve etrafýna toplanan diðer çocuklar onlarý seyrediyordu. Delores elindeki sandviçin son lokmasýný da midesine indirip restoraný çevreleyen demir parmaklýðýn üzerinden atladý. Kevin’de kendisi gibiydi. Kevin zihin okumayý beceremiyor ama zamanda yolculuk yapabiliyor, yakýn geçmiþe ve geleceðe gidebiliyordu. Ama günümüzden çok da fazla uzaklaþamýyordu. Uzak geçmiþe veya geleceðe gitmek istediðinde tünelde sýkýþýp kalýyordu. Tünel dediði þey bir günden diðerine yolculuk yapmak istediðinde kullandýðý zaman boþluðuydu.
Kevin yüzünü iskelet gibi boyadýðý küçük kýza bakýp gülümseyerek, “ Korkunç bir calavera oldun.” dedi. Sonra yanýndaki fýrça kutusundan temiz bir fýrça alarak, “Sýrada kim var?” diye sordu. Dört tane küçük el havaya kalkmýþtý ama içlerinden biri Kevin’a seçme fýrsatý býrakmadan atik bir hareketle genç oðlanýn önündeki sandalyeye yerleþti. “Ben varým.”
Kevin gülümseyerek küçük kýzýn yanaklarýna beyaz boya sürmeye baþlamýþtý ki birden durdu. Delores’in ona doðru yaklaþtýðýný görmüþtü. Delores genç oðlanýn zihnine girerek kötü bir niyeti olmadýðýný anlatmaya çalýþtý ama Kevin genç kýzýn bu çabasýný engelleyip olduðu yerde gerilerek polisleri uyarmak için koþmaya hazýr bir pozisyon aldý. Ancak Delores’ten beklediði saldýrý gelmeyince þaþýrdý. Baþýný eðip önündeki küçük çocuða baktý. Daha sonra tüm çocuklarýn önüne geçip onlara siper oldu. Delores, Kevin’in etrafýný saran derin güvensizlik havasýný hissedebiliyordu. Çocuklarda gözlerini Delores’e dikmiþlerdi, hatta kimisi geri çekilmiþti. Delores genç oðlana birkaç adým kala durdu. “ Jasper’i görmem gerek.”
Kevin’in gözleri kýsýldý. “Neden?”
“Onu uyarmalýyým…”
“Bana söyle ne diyeceksen.” Kevin genç kýzýn lafýný böldü. “Ben ona anlatýrým."
O sýrada çilli bir bir oðlan baþýný kaldýrýp Delores’e baktýktan sonra yakýndaki bir meyve tezgahýnýn arkasýna saklanmaya çalýþtý. Kevin oturduðu yerden kalkarak Delores’e doðru kararlý bir ifadeyle yürüdü. Delores, oðlanýn kendini korumaya hazýrlandýðýný hissetti. Kevin, Jasper’la çok iyi olduklarý için Delores’ten en çok nefret eden kiþi oydu.
“Jasper’la görüþmem gerek.” diye sözlerini tekrar etti Delores.
Kevin çenesini yukarý dikip kýsa, siyah saçlarýný geriye atarak, “Jasper’la görüþmenizin çok tehlikeli olduðunu söylemiþtin, ondan uzak durman gerektiðini çünkü diðerlerinin ikinizi de yok edeceðini söylemiþtin Dell, þimdi neden fikrini deðiþtirdin?”
Kevin kollarýný göðsünde çaprazlayýp imalý bir tavýrla gülümsedi. Saatinin ekraný Delores’e dönüktü. Bunun onu rahatsýz edeceðini biliyordu. Çünkü Delores zamaný gösteren þeylerden nefret ederdi. Þeytanlarla yaptýðý ebedi anlaþmayý hatýrlar ve rahatsýz olurdu. Delores kararlý bir ifadeyle, “Sadece Jasper’la konuþurum.” dedi.
Sonra havayý tatlý bir misk kokusu kapladý ve bir el uzanýp Kevin’in saatini kapadý. Delores’le Jasper’in gözleri birleþti. Jasper bir kolunu Kevin’in omzuna atmýþ Delores’e gülümsüyordu. Delores’te gülümsedi ve genç adamýn yaklaþtýðýný neden fark etmediðini merak etti. Belki de yeni bir yetenek geliþtirerek varlýðýný saklamayý öðrenmiþti. Jasper, Delores’i görmekten ne denli mutlu olduðunu gizlemeye gerek görmeden genç kýzýn zihnine girdi. Delores, genç adamýn zihninde daha derinlere inmesini engellemek için hemen; “ Seninle konuþmam gerek.” dedi. Onu ne kadar çok özlediðini bilmesini istemiyordu. Elini genç adama uzattý ama Kevin bir anda aralarýnda belirdi. “Ona ne söylemen gerekiyor?” diyerek elindeki boya fýrçalarýný yere attý Kevin. Delores yüzünü asarak, “Onu uyarmam gerek.” dedi. Jasper’la konuþmanýn bu denli zor olacaðýný hiç tahmin etmemiþti.
“Eðer bir uyarý yapacaksan bu hepimizi ilgilendirir!” diyerek keskin bir bakýþ fýrlattý Kevin. Jasper arkadaþýna aldýrmayýp Delores’in elini tuttu. “Ben sana ne söyleyeceðini anlatýrým.”
Kevin arkadaþýna engel olarak, “ Dinle Jasper,” dedi. “ Eðer Delores iddia ettiði kadar zararsýz bir kaçaksa neden onu ruh emicilerden kurtarmamýzý istemiyor?”
“Belki de bunun mümkün olduðunu bilmiyordur.” dedi Jasper. Kevin’in bakýþlarýndandaha önce bu ihtimalin aklýna hiç gelmediði anlaþýlýyordu. Oðlanlarýn bu saflýðý Delores’in iç geçirmesine sebep oldu. “Sizce ruh emiciler böyle bir þeyin olmasýna izin verir mi?” Delores sesindeki sýkýntýyý saklamaya çalýþarak konuþmasýna devam etti; “Kendi iradesiyle serbest kalmak isteyen bir mahkûm yok edilir. Hayatta kalmaya devam edebilmesi için kendi isteði dýþýnda serbest býrakýlmalýdýr.” Delores bir yandan konuþurken bir yandan da zihnini Jasper’a kapalý tutmaya çalýþýyordu.
“Hadi gel.” Jasper yürümeye baþladý. Kevin bu iþe bozularak; “Ne oluyor sana? Sizi yakalarlarsa ne olacak? Neden hepimizi tehlikeye sokuyorsun anlamýyorum!”
Jasper arkadaþýna dönerek; “Bunlarý býrak. Delores’le görüþmek istemiyorsun çünkü bir zamanlar öz babaný dolandýrmýþtý. Ona bu yüzden hala kýzgýnsýn Kevin.”
“Deðilim!” Kevin sert bir ifadeyle Jasper’a baktý. “O kadar çok arkadaþým gözlerimin önünde öldü ki. Onlardan biri olmaný istemiyorum. Adýn her geçtiðinde gerinmek istemiyorum.”
“Sana söz veririm böyle bir þey olmayacak.” dedi Jasper.Sonra dönüp Delores’e baktý. Jasper’in içindeki güven Delores’in kalp atýþlarýný hýzlandýrdý.
“Onun hakkýnda gördüðüm bütün o kehanetleri nasýl göz ardý edersin?” diye sesini yükseltti Kevin. Bunun üzerine Delores, Kevin’in zihnine girmeye yeltendi. Kýzýn neler gördüðünü merak etmiþti. Ancak Kevin zihnini dýþarýya kapatarak ona engel oldu. “Bunlar özel!” diyerek genç kýza kötü bir bakýþ attý Kevin. Delores oðlaný zorlamaya kalkarsa oðlan ona saldýracaktý. Delores oðlanýn bu küstahlýðýndan nefret ediyordu. Kendisini yenebileceðine inanýyor muydu gerçekten? Delores Jasper’a dönerek elini uzattý.
“Jasper, sakýn gitme! Neler gördüðümü biliyorsun!” diye fýsýldadý genç oðlana Kevin. Jasper arkadaþýna dönerek; “Saçmalýyorsun! Onun zihnini okuyabildiðimi unutuyorsun. Kalbinden neler geçtiðini biliyorum ve bana söyleyeceklerini dinleyeceðim.” diyerek arkadaþýna meydan okuyan bir bakýþ atýp Delores’e doðru gitti. Kevin baþýný sallayýp; “Buna inanamýyorum. Ýstediði zaman düþüncelerini senden saklayamayacaðýný mý sanýyorsun? Hepimiz biliyoruz ki isterse o bunu bal gibi yapar!”
Jasper yine de Delores’in elini tutup arkadaþýnýn yanýndan ayrýldý. Þehrin büyük kiliselerinden birinin avlusunda durup birbirlerine baktýlar. Delores, Jasper’i gölgeli bir köþeye çekip yanaðýndan öptü. Genç adamýn yüzünü avuçlarýnýn arasýna aldý. Jasper sesini çýkarmayýnca ellerini nazikçe genç adamýn boynunda ve omuzlarýnda dolaþtýrdý. Sonra ellerini genç adamýn boynuna doladý. Geri çekilip genç adamýn yüzüne baktý. Jasper’ý öpmeyi istiyordu ama onun da bunu istediðine emin olmalýydý. Jasper gözlerini kapayýp kollarýný genç kýzýn genç kýzýn beline dolayarak onu kendine doðru çekince Delores parmak uçlarýnda yükselerek genç adamýn dudaklarýna doðru uzandý ve dudaklarýný adamýn dudaylarýnda birleþtirdi. Bu duygu ikisinin de çok hoþuna gidiyordu. Delores ayný zamanda Jasper’in zihninde dolaþýyor ve görüþemedikleri süre içinde JAsper’in neler yaptýðýna bakýyordu. En çok da genç adamýn kendisi hakkýnda neler düþündüðünü inceledi. Bir süre sonra Delores geri çekilip Jasper’a baktý. Genç adam gülümseyerek kýzýn gerçeði görmesine izin verdi; onu hala seviyordu.
Delores , “Ben…” diyerek söze baþladý. Seni seviyorum demek istiyordu ama bunlar ayný zamanda çok da tehlikeli iki sözcüktü. Jasper genç kýza bakýp gülümsedi ve Delores düþüncelerini sesli söylemese de genç adamýn aklýndan geçenleri yakalamýþ olduðunu anladý. Bu itirafýn genç adamý rahatsýz etmediðini görünce o da istemsiz olarak gülümsemeye baþladý. Jasper, parmaklarýný genç kýzýn saçlarýnýn arasýnda dolaþtýrýp gözlerini kapayarak genç kýzý öptü. Ancak ayný anda Delores’in içinde tehlikeli duygular da uyandý. Bu iliþki hem çok riskli hem yanlýþtý. Vücuduna yayýlan acýyý durdurmaya çalýþtý. Buraya Jasper’i uyarmak için gelmiþti, daha fazlasý için deðil. Bir anda kendini geri çekince Jasper þaþkýn bir ifadeyle Delores’in yüzüne baktý. Genç kýz geri geri yürümeye baþladý.
“Nereye gidiyorsun?”
Delores arkasýný dönüp koþmaya baþladý.
“Dur gitme!”
Delores’in içindeki duygusal patlama çok güçlenmiþti ve neredeyse alev almak üzereydi. Kalbinin her atýþýnda vücuduna bir hançer saplanýyordu. Jasper’in ayak sesleri peþi sýra gelmeye baþladý. Delores caddeye fýrlayýp arabalarýn arasýna daldý. Otomobiller sert frenlerle dururken sürücüler camlarýný açýp genç kýzýn arkasýndan küfretmeye baþladýlar. Delores arabalarýn kaportalarýna vurup sürücülerin gözlerine baktý. Onlarý iyice sinirlendirmek ve kavgaya giriþmek istiyordu. Ýçindeki öfke patlama raddesine gelmiþti. Caddenin sonunda sarýmsak, soðan ve tortilla kokularý birbirine karýþarak havaya yayýlýyordulardý. Delores durup üç derin nefes çekti. Ýçindeki baský bir parça durulmuþtu. Yine de arabasýna ulaþýp bir an önce oradan uzaklaþmak istiyordu.
Tema kahverengi olduðu için kullanmýþ olduðum renklerin bir çoðu okunmuyor. Kopyala-yapýþtýr ile rpmi yapýþtýrdýðým için görünümdeki aksaklýðý es geçmenizi rica ediyorum.
Rp Deneyimi: 4-5 sene
Istenen Irk: Akavio. Kurguma çok uyumlu. Sakar bir kýzým ve yeteneðimi tam kontrol edemiyor olacaðým. Eþyalarý hareket ettirirken bir çok kiþiyi yaralamak ve bu tarz þeyler üzerine tasarladýðým kurgularým var.
Ornek Rp:
Delores, arabasýný park edip aceleyle La Placita’ya doðru seðirtti. Ýskelet þeklindeki plastik bayraklar baþýnýn üzerinde uçuþuyorlardý. Yukarýdan büyük bir pinata kuklasý sallanýyordu. Az sonra insanlar uzun sopalarla vurarak kuklayý kýracaklar ve içindeki þekerlemelerin sokaða dökülmesini saðlayacaklardý. Delores kukla gösterisini bekleyen kalabalýðý taradýktan sonra Olvera Caddesi’ne bakmaya gitti. Cadde trafiðe kapatýlmýþ, tezgâhlarda satýlan renkli seramikler ve kâðýt çiçeklerle Meksika’daki Pazaryerlerine dönmüþtü. Delores, Jasper’ý göremedi ama ablasý Judith’e rastladý. Arkasýna dönen Judith bir tezgâhýn üzerinde kendisine bakan kafatasý þeklindeki þekerlemeleri görünce o tarafa yöneldi. Tezgâhýn sahibinin baþka bir yöne bakmasýndan faydalanarak iki þekeri cebine indirdi, birini de aðzýna attý. Þeker aðzýnda daðýldý. Tezgâhýn sahibi durumu fark etmese de baþka bir çift göz bu hýrsýzlýðý kaçýrmamýþtý. Kendi tezgâhýna bir kâse baharat kokulu sos yerleþtirmekte olan yaþlý bir kadýn Delores’e bakýp ayýplayan bir ifadeyle baþýný salladý. Kadýnýn tezgâhýnda turuncu renkli çiçekler, beyaz mumlar ve bu dünyadan göçmüþ akrabalarýnýn soluk renkli fotoðraflarý vardý. Delores sevdikleri insanlarýn ruhlarýnýn gelip kendilerini ziyaret etmesini bekleyen insanlarý severdi. Kimi insanlarýn bundan ölesiye korkmalarýný ise anlayamazdý. Yaþlý kadýnýn tezgahýnýn üzerinde bir de yazý vardý: ÖLÜM KAÇINILMAZDIR. KORKMAMALI, SAYGI DUYMALIYIZ.
Delores yumuþak bir sesle, “Herkes için deðil.” dedi. Kadýn genç kýza baktý. “Herkes için olmayan ne?” diye sordu merakla. Delores gülümseyerek cevap verdi; “Ölüm.”
Kadýn baþýmdan git dercesine elini salladý. Delores gibi bir hýrsýz ve yalancýya harcayacak vakti yoktu. Delores’in yaptýðý diðer iþleri bilseydi kadýn ne tepki gösterirdi acaba? Sonra yaþlý kadýnýn gözleri birden açýldý, sanki Delores’in düþüncelerini hissetmiþti.
Delores oradan ayrýlýp La Luz del Dia Restoraný’na girdi. Ýçeride sýra bekleyenleri geçip ön tarafta durdu. Sýranýn baþýndaki adam Delores’e dik dik bakýp, “Sýra bende.” dedi. Delores adamýn zihnine girip sýranýn kendisinde olduðunu düþünmesini saðladý. Adam kafasý karýþmýþ bir þekilde birkaç adým geri çekilip yerini Delores’e býraktý. Delores sipariþ alan kadýnýn da zihnine girip ne istediðini söyledi.
“Bir sandviç, deðil mi?” Kadýn, genç kýzýn eline kâðýt bir tabak tutuþturup bembeyaz diþleri ortaya çýkacak þekilde gülümsedi.
“Evet, ödemeyi yaptým.” Delores yine yalan söylemiþti ama kasadaki kadýnýn da zihnine girdiði için kadýn baþýný sallayarak onay verdi. Delores elinde yemeðiyle dýþarý çýkarken insanlarý kendi isteði doðrultusunda idare etmenin ne kadar kolay olduðunu düþündü. Ýyi insanlar diðer insanlara güvendikleri için onlarý kontrol etmek çocuk oyuncaðýydý. Dýþarýdaki masalardan birine oturup elindeki sandviçi ýsýrdý. Soðuk yiyeceðin içinden bir sos sýzarak çenesine doðru aktý. Gözleri kalabalýðýn arasýnda Jasper’i ararken elindeki peçeteyle çenesini sildi. Jasper’i göremedi ama kalabalýðýn arasýnda Jasper’in arkadaþý Kevin’i fark etti. Ýlk baþta oðlaný tanýyamamýþtý çünkü genç oðlan festival için yüzünü beyaza, gözlerinin etrafýný siyaha boyamýþ; dudaklarýnýn üzerine siyah diþler çizerek kendini iskelete benzetmiþti. Küçük bir kýzýn yüzünü boyuyordu ve etrafýna toplanan diðer çocuklar onlarý seyrediyordu. Delores elindeki sandviçin son lokmasýný da midesine indirip restoraný çevreleyen demir parmaklýðýn üzerinden atladý. Kevin’de kendisi gibiydi. Kevin zihin okumayý beceremiyor ama zamanda yolculuk yapabiliyor, yakýn geçmiþe ve geleceðe gidebiliyordu. Ama günümüzden çok da fazla uzaklaþamýyordu. Uzak geçmiþe veya geleceðe gitmek istediðinde tünelde sýkýþýp kalýyordu. Tünel dediði þey bir günden diðerine yolculuk yapmak istediðinde kullandýðý zaman boþluðuydu.
Kevin yüzünü iskelet gibi boyadýðý küçük kýza bakýp gülümseyerek, “ Korkunç bir calavera oldun.” dedi. Sonra yanýndaki fýrça kutusundan temiz bir fýrça alarak, “Sýrada kim var?” diye sordu. Dört tane küçük el havaya kalkmýþtý ama içlerinden biri Kevin’a seçme fýrsatý býrakmadan atik bir hareketle genç oðlanýn önündeki sandalyeye yerleþti. “Ben varým.”
Kevin gülümseyerek küçük kýzýn yanaklarýna beyaz boya sürmeye baþlamýþtý ki birden durdu. Delores’in ona doðru yaklaþtýðýný görmüþtü. Delores genç oðlanýn zihnine girerek kötü bir niyeti olmadýðýný anlatmaya çalýþtý ama Kevin genç kýzýn bu çabasýný engelleyip olduðu yerde gerilerek polisleri uyarmak için koþmaya hazýr bir pozisyon aldý. Ancak Delores’ten beklediði saldýrý gelmeyince þaþýrdý. Baþýný eðip önündeki küçük çocuða baktý. Daha sonra tüm çocuklarýn önüne geçip onlara siper oldu. Delores, Kevin’in etrafýný saran derin güvensizlik havasýný hissedebiliyordu. Çocuklarda gözlerini Delores’e dikmiþlerdi, hatta kimisi geri çekilmiþti. Delores genç oðlana birkaç adým kala durdu. “ Jasper’i görmem gerek.”
Kevin’in gözleri kýsýldý. “Neden?”
“Onu uyarmalýyým…”
“Bana söyle ne diyeceksen.” Kevin genç kýzýn lafýný böldü. “Ben ona anlatýrým."
O sýrada çilli bir bir oðlan baþýný kaldýrýp Delores’e baktýktan sonra yakýndaki bir meyve tezgahýnýn arkasýna saklanmaya çalýþtý. Kevin oturduðu yerden kalkarak Delores’e doðru kararlý bir ifadeyle yürüdü. Delores, oðlanýn kendini korumaya hazýrlandýðýný hissetti. Kevin, Jasper’la çok iyi olduklarý için Delores’ten en çok nefret eden kiþi oydu.
“Jasper’la görüþmem gerek.” diye sözlerini tekrar etti Delores.
Kevin çenesini yukarý dikip kýsa, siyah saçlarýný geriye atarak, “Jasper’la görüþmenizin çok tehlikeli olduðunu söylemiþtin, ondan uzak durman gerektiðini çünkü diðerlerinin ikinizi de yok edeceðini söylemiþtin Dell, þimdi neden fikrini deðiþtirdin?”
Kevin kollarýný göðsünde çaprazlayýp imalý bir tavýrla gülümsedi. Saatinin ekraný Delores’e dönüktü. Bunun onu rahatsýz edeceðini biliyordu. Çünkü Delores zamaný gösteren þeylerden nefret ederdi. Þeytanlarla yaptýðý ebedi anlaþmayý hatýrlar ve rahatsýz olurdu. Delores kararlý bir ifadeyle, “Sadece Jasper’la konuþurum.” dedi.
Sonra havayý tatlý bir misk kokusu kapladý ve bir el uzanýp Kevin’in saatini kapadý. Delores’le Jasper’in gözleri birleþti. Jasper bir kolunu Kevin’in omzuna atmýþ Delores’e gülümsüyordu. Delores’te gülümsedi ve genç adamýn yaklaþtýðýný neden fark etmediðini merak etti. Belki de yeni bir yetenek geliþtirerek varlýðýný saklamayý öðrenmiþti. Jasper, Delores’i görmekten ne denli mutlu olduðunu gizlemeye gerek görmeden genç kýzýn zihnine girdi. Delores, genç adamýn zihninde daha derinlere inmesini engellemek için hemen; “ Seninle konuþmam gerek.” dedi. Onu ne kadar çok özlediðini bilmesini istemiyordu. Elini genç adama uzattý ama Kevin bir anda aralarýnda belirdi. “Ona ne söylemen gerekiyor?” diyerek elindeki boya fýrçalarýný yere attý Kevin. Delores yüzünü asarak, “Onu uyarmam gerek.” dedi. Jasper’la konuþmanýn bu denli zor olacaðýný hiç tahmin etmemiþti.
“Eðer bir uyarý yapacaksan bu hepimizi ilgilendirir!” diyerek keskin bir bakýþ fýrlattý Kevin. Jasper arkadaþýna aldýrmayýp Delores’in elini tuttu. “Ben sana ne söyleyeceðini anlatýrým.”
Kevin arkadaþýna engel olarak, “ Dinle Jasper,” dedi. “ Eðer Delores iddia ettiði kadar zararsýz bir kaçaksa neden onu ruh emicilerden kurtarmamýzý istemiyor?”
“Belki de bunun mümkün olduðunu bilmiyordur.” dedi Jasper. Kevin’in bakýþlarýndandaha önce bu ihtimalin aklýna hiç gelmediði anlaþýlýyordu. Oðlanlarýn bu saflýðý Delores’in iç geçirmesine sebep oldu. “Sizce ruh emiciler böyle bir þeyin olmasýna izin verir mi?” Delores sesindeki sýkýntýyý saklamaya çalýþarak konuþmasýna devam etti; “Kendi iradesiyle serbest kalmak isteyen bir mahkûm yok edilir. Hayatta kalmaya devam edebilmesi için kendi isteði dýþýnda serbest býrakýlmalýdýr.” Delores bir yandan konuþurken bir yandan da zihnini Jasper’a kapalý tutmaya çalýþýyordu.
“Hadi gel.” Jasper yürümeye baþladý. Kevin bu iþe bozularak; “Ne oluyor sana? Sizi yakalarlarsa ne olacak? Neden hepimizi tehlikeye sokuyorsun anlamýyorum!”
Jasper arkadaþýna dönerek; “Bunlarý býrak. Delores’le görüþmek istemiyorsun çünkü bir zamanlar öz babaný dolandýrmýþtý. Ona bu yüzden hala kýzgýnsýn Kevin.”
“Deðilim!” Kevin sert bir ifadeyle Jasper’a baktý. “O kadar çok arkadaþým gözlerimin önünde öldü ki. Onlardan biri olmaný istemiyorum. Adýn her geçtiðinde gerinmek istemiyorum.”
“Sana söz veririm böyle bir þey olmayacak.” dedi Jasper.Sonra dönüp Delores’e baktý. Jasper’in içindeki güven Delores’in kalp atýþlarýný hýzlandýrdý.
“Onun hakkýnda gördüðüm bütün o kehanetleri nasýl göz ardý edersin?” diye sesini yükseltti Kevin. Bunun üzerine Delores, Kevin’in zihnine girmeye yeltendi. Kýzýn neler gördüðünü merak etmiþti. Ancak Kevin zihnini dýþarýya kapatarak ona engel oldu. “Bunlar özel!” diyerek genç kýza kötü bir bakýþ attý Kevin. Delores oðlaný zorlamaya kalkarsa oðlan ona saldýracaktý. Delores oðlanýn bu küstahlýðýndan nefret ediyordu. Kendisini yenebileceðine inanýyor muydu gerçekten? Delores Jasper’a dönerek elini uzattý.
“Jasper, sakýn gitme! Neler gördüðümü biliyorsun!” diye fýsýldadý genç oðlana Kevin. Jasper arkadaþýna dönerek; “Saçmalýyorsun! Onun zihnini okuyabildiðimi unutuyorsun. Kalbinden neler geçtiðini biliyorum ve bana söyleyeceklerini dinleyeceðim.” diyerek arkadaþýna meydan okuyan bir bakýþ atýp Delores’e doðru gitti. Kevin baþýný sallayýp; “Buna inanamýyorum. Ýstediði zaman düþüncelerini senden saklayamayacaðýný mý sanýyorsun? Hepimiz biliyoruz ki isterse o bunu bal gibi yapar!”
Jasper yine de Delores’in elini tutup arkadaþýnýn yanýndan ayrýldý. Þehrin büyük kiliselerinden birinin avlusunda durup birbirlerine baktýlar. Delores, Jasper’i gölgeli bir köþeye çekip yanaðýndan öptü. Genç adamýn yüzünü avuçlarýnýn arasýna aldý. Jasper sesini çýkarmayýnca ellerini nazikçe genç adamýn boynunda ve omuzlarýnda dolaþtýrdý. Sonra ellerini genç adamýn boynuna doladý. Geri çekilip genç adamýn yüzüne baktý. Jasper’ý öpmeyi istiyordu ama onun da bunu istediðine emin olmalýydý. Jasper gözlerini kapayýp kollarýný genç kýzýn genç kýzýn beline dolayarak onu kendine doðru çekince Delores parmak uçlarýnda yükselerek genç adamýn dudaklarýna doðru uzandý ve dudaklarýný adamýn dudaylarýnda birleþtirdi. Bu duygu ikisinin de çok hoþuna gidiyordu. Delores ayný zamanda Jasper’in zihninde dolaþýyor ve görüþemedikleri süre içinde JAsper’in neler yaptýðýna bakýyordu. En çok da genç adamýn kendisi hakkýnda neler düþündüðünü inceledi. Bir süre sonra Delores geri çekilip Jasper’a baktý. Genç adam gülümseyerek kýzýn gerçeði görmesine izin verdi; onu hala seviyordu.
Delores , “Ben…” diyerek söze baþladý. Seni seviyorum demek istiyordu ama bunlar ayný zamanda çok da tehlikeli iki sözcüktü. Jasper genç kýza bakýp gülümsedi ve Delores düþüncelerini sesli söylemese de genç adamýn aklýndan geçenleri yakalamýþ olduðunu anladý. Bu itirafýn genç adamý rahatsýz etmediðini görünce o da istemsiz olarak gülümsemeye baþladý. Jasper, parmaklarýný genç kýzýn saçlarýnýn arasýnda dolaþtýrýp gözlerini kapayarak genç kýzý öptü. Ancak ayný anda Delores’in içinde tehlikeli duygular da uyandý. Bu iliþki hem çok riskli hem yanlýþtý. Vücuduna yayýlan acýyý durdurmaya çalýþtý. Buraya Jasper’i uyarmak için gelmiþti, daha fazlasý için deðil. Bir anda kendini geri çekince Jasper þaþkýn bir ifadeyle Delores’in yüzüne baktý. Genç kýz geri geri yürümeye baþladý.
“Nereye gidiyorsun?”
Delores arkasýný dönüp koþmaya baþladý.
“Dur gitme!”
Delores’in içindeki duygusal patlama çok güçlenmiþti ve neredeyse alev almak üzereydi. Kalbinin her atýþýnda vücuduna bir hançer saplanýyordu. Jasper’in ayak sesleri peþi sýra gelmeye baþladý. Delores caddeye fýrlayýp arabalarýn arasýna daldý. Otomobiller sert frenlerle dururken sürücüler camlarýný açýp genç kýzýn arkasýndan küfretmeye baþladýlar. Delores arabalarýn kaportalarýna vurup sürücülerin gözlerine baktý. Onlarý iyice sinirlendirmek ve kavgaya giriþmek istiyordu. Ýçindeki öfke patlama raddesine gelmiþti. Caddenin sonunda sarýmsak, soðan ve tortilla kokularý birbirine karýþarak havaya yayýlýyordulardý. Delores durup üç derin nefes çekti. Ýçindeki baský bir parça durulmuþtu. Yine de arabasýna ulaþýp bir an önce oradan uzaklaþmak istiyordu.
Tema kahverengi olduðu için kullanmýþ olduðum renklerin bir çoðu okunmuyor. Kopyala-yapýþtýr ile rpmi yapýþtýrdýðým için görünümdeki aksaklýðý es geçmenizi rica ediyorum.